Yaz Okulu Sınıf Günlüğü
| 13 Haziran 2012 Çarşamba |
Recep YAVUZ |
|
|
Ben Pusula’ya Çarşamba günü ilk gittiğimde Hocamı ilk gördüğüm an onun çok iyi bir hoca olduğunu anlamıştım. Hocamızla Kur’an’daki harfleri yazdık. Sonra da siyer dersini işlerken Hz Peygamberimizin (s.a.v) doğduğu çevreyi işledik, o zaman hocamı çok iyi dinledim ve hiç sıkılmadan o ders çok güzel geçti. Ahlak dersinde de ahlakla ilgili örnekler verdik, parmak kaldırarak cevap verdik. Ömer hocamızda tahtaya yazdı. Defterimizin Kur’an ahlak, siyer bütün derslerimizin başına Allah yazdık. Cemaat oluşturarak namazımızı kıldıktan sonra evlerimize gittik. Pusula Çocuk Kulübü çok öğretici ve eğlencelidir. |
||
| 14 Haziran 2012 Perşembe |
Bahar Şahin |
|
| Sevgili Pusula;Bugün derneğe geldim. İlk günden heyecanım daha azdı. Çünkü ilkgün öğretmenime ve arkadaşlarıma biraz alıştım. Derneğe daha sonra arkadaşlarım geldi. Biraz sonrada öğretmenim geldi. Duamızı ettikten sonra derse başladık. Öğretmenimin yanına cüz kitabımla beraber gittim. Heyecanım daha da arttı. Bu yüzden harflerin bazılarını unuttum. Kur’an dersimiz bittikten sonra Ahlak dersine geçtik. Öğretmenin anlattıklarını dikkatlice dinledim ve yeni şeyler öğrendim. Bu yüzden çok mutlu oldum. Ahlak dersimiz bitti ve en son dersimiz olan İlmihal dersine geçtik. İlmihal dersini ilk kez gördüğümüz için çok şey öğrendik. Biraz zaman geçti ve ilmihal dersi bitti. Sıra İkindi namazındaydı. Ben namaz kılmayı bilmediğim için öğretmenimi takip ettim. Yani öğretmenimin yaptıklarını yaptım. Ama namaz kılmayı bilmediğim için çok üzüldüm. Namazımız bittikten sonra herkes dua etti. Duamızı ettikten sonra da seccadelerimizi toplayıp sıraları düzelttik. Ve sonra iyi günler dileyip evlerimize gittik. | ||
| 15 Haziran 2012 Cuma |
Berrin TÜCCAR |
|
|
Sevgili Pusula Günlüğü; Biz bugün Pusula Derneği’nin önünde toplandık. Çantamızda yemeklerimiz otobüs durağına gittik. Yolculuk yapacağımız otobüse yerleştik. İlahiler söyleye, söyleye Emirgan’a gittik. Önce oturacağımız masayı belirledik. Yemeklerimizi yedik, arkadaşlarımızla. Oyun oynadık. Piknik alanındaki büyüklere Esma-ül Hüsna ile ip atlamayı öğrettik. Fikir sohbeti ile fikirlerimizi birleştirdik. Ardından da ders işleyerek dalga geçmenin ve lakap takmanın ne kadar kötü olduğunu öğrendik. Sonra lastik parkında bir güzel eğlendik. En son olarak otobüslere binerek evlerimize geldik. Piknikteyiz Biz bir idik Pusula’yla birleştik Emirgan’a pikniğe gittik Hem eğlendik Hem öğrendik Hem sevap işledik Hem de büyüklerimize gösterdik Büyüklerimize ne mi gösterdik? Hem ip atladık Hem Esma’ül Hüsna’yı saydık, bitirdik Rahman ismi ile dua ettik Rahmetine güvendik Biz peygamberin yolunda ilerledik Çünkü biz peygamber gülleriydik |
||
| 18 Haziran 2012 Pazartesi | Ahsen Tuba Kabaoğlu | |
| Bugün “Pusula Çocuk Kulübü’nün” yaz okulu etkinlikleri kapsamında Kur’an-ı Kerim dersi ile güne başladık. Allah’ın güzel isimlerinde (Esma’ül Hüsna)’dan 8 tane öğrendik. Her birimiz tek tek Kur’an-ı Kerim okuduk. Sonra siyer dersine geçtik. Daha sonra yemek ve etkinliklere katılmak için Baygem’e gittik. Harika bir yemek bizi bekliyorduk. Yemekten sonra talim dersine geçtik. Sonraki ders Pakistan ülkesini tanıdık. Orda pek çok dil kullanılıyormuş. Şimdi oyun zamanı!Hepimiz çok eğlenerek Tabu oynadık. 2 gruba ayrıldık. Benim grubum değil karşı takım kazandı. Yine de çok eğlendik. Başta babama ve bütün öğretmenlerime teşekkür ederim.İyi ki Pusuladayım | ||
| 19 Haziran 2012 Salı |
Zeynep Sena Özten |
|
| Sevgili Pusula; Bu kursa katıldığım için çok mutluyum ben kendimi en şanslı insanı saydım dünyanın. Burası belki küçük fakat arkadaşlarımın ve öğretmenlerimin kalbi kocaman. Burası sanki hayatımı yansıtıyor. Burası sıkmadığı için kısa sürede cüz bitirdim, sıksa belki bitiremezdim. Ben hocalarıma ve öğretmenlerime teşekkür ediyorum. Pusulaya bayılıp çok seviyorum. Sizi Allah’a emanet ediyorum ve mutluluklar diliyorum. | ||
| 20 Haziran 2012 Çarşamba | Bahar Aldemir | |
| Bugün herkes çok heyecanlı. Neden mi? Çünkü yarın yarışma var. Birde… bugün neşeli ayaklar 2 ‘yi izleyecektik ama film bozukmuş! O yüzden oyun oynadık. Oyunun adı da ‘Tabu’ idi. Tabu zaten en sevdiğim oyun. Bu yüzden herkesle eğlenerek oynadık. | ||
| 21 Haziran 2012 Perşembe | Berin Tüccar | |
| Bugün heyecan dorukta. Çünkü Kur’an-ı Kerim dersinden sonra yarışma var. Yarışmada bizlere resimleri gösterilen hadislerin yazıları sorulacak. Hocalarımız kalan zamanı söyleyince, bazılarımızın eli ayağına dolaşıyor, bazılarımız “ kaybedeceğim” diye kendisini yerden yere vuruyor. Ve bazılarımız “kesin bu kazanacak, şu kaybedecek” diyordu. Neyse yarışma geldi çattı. Hala yarışmayı yazmak bile parmaklarımı titretiyor. Yarışma başladı; 5 grup, 10 soru var. Rümeysa Hoca kağıtları dağıttı, ardından zarflar. Zarfların içinde resimler var. Kağıtlara hadisleri yazacağız. Zarflar açıldı, hadisler yazıldı. 10 soruda iki grup elendi. Ardından yedek sorular ve bir grup daha elendi. İki grup kaldı. Ardından iki gruptan kura ile birer kişi seçildi. Projeksiyon ile tahtaya yansıtılan görüntünün hadisini ilk önce ‘Ahlak’ın Özü’nden Zülal’e sordular, sıra ‘Peygamber Umudu’ grubundan bana geldi. Ben doğru cevabı verince biz kazandık. | ||
| 22 Haziran 2012 Cuma | Emirhan Karaarslan | |
| Ben Cuma günü çok eğlendim. Çünkü arkadaşlarım ve ben oyun oynadık. Çok eğlendik. Sonra biraz durunca eski eserlerin yanına gittik. Sonra Gülhane Parkına geri döndük ve otobüslere gittik. Arkadaşlarımla ve hocalarımla vakit geçirdiğim için çok mutlu oldum. Bize böyle güzel günler yaşattığı için önce Allah’a sonra da hocalarıma teşekkür ederim. | ||
| 25 Haziran 2012 Pazartesi | Feyzanur Şentürk | |
| Pusula Çocuk Kulübü Günlüğü;Herkesin yataklarından heyecanla kalkıp da geldiği günlerden bir tanesiydi. Bu güzel pazartesi gününe Kur’an-ı Kerim okumakla başladık. Herkes ilerleme kaydetmiş görünüyordu. Siyer dersine geçince Peygamber Efendimizin (s.a.v) sütannesiyle yaşadığı olayları işledik. Zaman, su gibi akıp geçti. Servis gelmişti bile. Toplanıp ‘Baygem’e gittik. Baygem’de güzel bir yemek yedik, ardından öğle namazını kıldık. Biraz dinlenmek için Baygem’deki sınıfımıza geçtik. Dinlendikten sonra Talim dersini işledik. Sıra ülke tanıtımına gelince Baygem’den ayrıldık, yolculuğumuz Fatih’e. Orada bir binaya gittik (Bab-ı Alem). Tanıtılan ülke Etiyopya idi. Etiyopya’dan Türkiye’ye 2009’da gelmiş Muhammed Ali Said adında bir genç abimiz bize Etiyopya’yı tanıttı. Bu konferansta bana en şaşırtıcı gelen tam olarak 84 dilde konuştuklarıydı… Konferans bitince yine arabaya bindik. Baygem’e döndük. Bir sonraki ders okumaydı, ama okuma dersine geç kalmıştık. Biz de sonuncu derse modern oyunlara geçtik. Modern oyunlarda ‘Tabu ve Jenga’ oynadık. Tabu gerçekten çok eğlenceli bir oyun. Tabu oynarken zamanın nasıl geçtiğini anlamadık. Çıkış zamanı gelmişti bile. Hazırlanıp sıra halinde dışarı çıktık. | ||
| 26 Haziran 2012 Salı |
Halenur Kondurav |
|
| Bugün yine güzel bir gün. Bugün Kur’an-ı Kerim’de bazılarımız bir sayfa bir sayfa, bazılarımız üç sayfa üç sayfa ilerlerken, bazılarımız beş sayfa beş sayfa ilerliyor.İlmihal dersini işlerken Rümeysa Hoca servisin geldiğini söyledi. Biz de servise bindik. Çok acıkmıştık serviste ilahiler söylerken, Baygem’e gelmiştik bile. Kafeterya 6. katta olduğu için çıkarken çok yorulduk. Tabi hemen kafeteryaya çıkmıyoruz, önce 2. katta Talim dersimizi yapıyoruz. Daha sonra kafeteryaya gittik. Hemen yemeklere saldırdık. Tabağımızda nerdeyse hiçbir şey kalmadı. Şimdi sıra öğle namazındaydık. Namazımızı kıldık.Dersimiz ‘Ebru Sanatı’ idi. Hepimiz güller yaptık. Çok eğlendik ama dersimiz bitmişti. Çok üzüldüm. Şimdi sıra ‘Masa Tenisi Dersi’mizde idi. Bu ders de çok eğlenceliydi. Ben masa tenisinde 2. oldum. Çok sevinçliyim. ‘Satranç Dersi’ne geçtiğimizde kaybettim, ama olsun bu sadece bir oyun. Artık eve gitme zamanı. Hepimiz evimize gittik. Görüşürüz Pusula Günlüğü… | ||
| 27 Haziran 2012 Çarşamba |
Görkem Şahin |
|
|
Bugün Pusula’ya geldim de Ömer Hocayla ders çalıştık. Derse girdiğimizde yeni hocayla tanıştık. Halil Hoca’ya daha yeni alışmıştık. Ama olsun yeni hocaya da alışırız. 2. derste duaları verdik. 3. ders çok eğlenceli geçti. Rümeysa Hoca’da geldi 3 hoca da ders anlattı. 4. derste oyun oynayacaktık ama oynayamadık. Ben ek derse kaldım. Yarın Kur’an geçiyorum. Ek dersten çıktığımızda herkes çok mutluydu. |
||
| 28 Haziran 2012 Perşembe |
Beytullah ÇAM |
|
| Sevgili Pusula Çocuk kulübü Perşembe günü yani geçtiğimiz Perşembe çok eğlendim ilk iki ders Kur’an’ı Kerim dersi yaptık ve sonra teneffüs yaptık. Sonraki dersimizde ahlaktı. İnsanların iyi- güzel konuşmasını işledik. Sonraki ders İlmihal işledikten sonra satranç oynadık ve ikindi namazını kıldık. | ||
SON
| 29 Haziran 2012 Cuma |
Zehra Selimoğlu |
|
| Sevgili günlük | ||
Bugün pusulayla birlikte Ayasofya Camii Sultan Ahmet Camii ve Gülhane Parkına gittik çok eğlendik. Ayasofya Camisi çok büyüktü. Sultan Ahmet camii’nde namaz kıldık. Yani çok eğlendik. Dondurma yedik. Ve ben sonra arkadaşlarıma dedim ki; ‘ Allah Pusula’nın kesesine bereket versin’ dedim ve günümüz çok güzel geçti. Sevgilerle…
| 2 Temmuz 2012 Pazartesi | Şevval Kurtuluş | |
|
Merhaba pusula çocuk kulübü benim adım Şevval Kurtuluş bu güzel gün benim günüm çok güzel geçti. Cüzde sadece bir sayfa ilerleyebildim. Buna çok üzüldüm. Sonra siyer dersine girdik. Siyer dersi çok güzel geçti. Çünkü peygamber efendimizin hayatını öğreniyorduk. Bir yandan da çok hevesliydim. Fil suresini öğrendik. Servis erken geldi. Ve dersimiz yarım kaldı. Servise binip Baygem’e gittik. Yemek yedik ve en etkilendiğim ders fotoğrafçılık dersi oldu. Sıra sıra fotoğraf çektik. Bence en güzel fotoğrafı ben çektim. Bir de fotoğraf boyutlarını öğrendik. Kur’an dersinde bir şeyi unuttum. Ek derse kaldım. Rümeysa Hoca Merve ablam ve Zehra Hocama çok teşekkür ederim. İnşallah Kur’an’a geçerim. Bence bu kulüp bana dinimi öğrenmemi ve Peygamber Efendimizin hayatını öğrenmemi sağladı. İyi ki de bu kulüp kurulmuş. Kulübü kuranlara, emek harcayanlara candan teşekkür ederim. |
||
| 3 Temmuz 2012 Salı | Rümeysa Balaban | |
|
Merhaba Pusula Çocuk Kulübü Bugün Kur’an-ı Kerim dersimizde herkes çok ilerliyordu. Esma’ül hüsnayı ezberlemeye devam ediyoruz. Surelere çalışıyoruz. Her gün bir iki adım bir iki sayfa bir iki level ilerliyoruz. Siyer dersimizi işliyoruz. Derken zaman su gibi akıp gidiyor. Servisimiz geliyor. Baygem’e gidiyoruz. Yemeğimizi yiyor, öğle namazını kılıyor bazen sünneti zülal arkadaşımız farzı ben son sünneti de şevval arkadaşımız kıldırıyor. Sınıfımıza çıkıyoruz, kütüphaneye gidiyoruz. Hocamızla birlikte kitap okuyoruz. Bir sonraki dersimiz ise satranç. Satrancı ben ve bazı arkadaşlarımız bilmiyorduk ama artık satrancı öğrendik oynamaya başladık. |
||
| 4 Temmuz 2012 Çarşamba | İsmail Ömer BAYRAKTAR | |
|
Bugün pusulaya geldim. Sonra yukardan Emir’in babaannesi Rümeysa Hocamızı kahvaltıya çağırdı. Rümeysa hoca da bize kahvaltı yapmayan var mı ağabeyler dedi. Bende ben yapmadım dedim. Yukarı çıktık bir güzel kahvaltı yaptık. Geldiğimizde Halil Hocaya dersimi verdim. Safa Hoca da ezber alıyordu. Sonra Yavuz arkadaşımız bize baklava getirdi 2. derste yedik. Sonra Baygem minibüsü geldi Baygem’e gittik orada yemek yedik. Yemek yedikten sonra abdest almayanlar abdest aldılar. Mescide inip namazlarımızı kıldık. Herkes futbol maçını bekliyordu zaman geçti ve futbol dersine geldik. Kamer Hocamız geldi bizi tuna spor kompleksine götürdü. Herkes soyundu ve sahaya girdik. Hocamız takımlar seçti, maç başladı. Maç başından beri çekişmeli geçiyordu. Ben kendimi övmek gibi olmasın ama çok iyi oynadım. Dört gol attım ve dört gol Muhammed kardeşim ve bir gol Emir attı. Maçı biz kazandık. Ama maçta şike vardı. Halil Hoca kalecimiz Safa Hocaya bile bile gol yedi dedi J Ben bunu duydum. Zaten Sinan Hoca bir bize bir karşı takıma geçiyordu. Tabi gördüler bizim yeneceğimizi, hemen şikeye başvurdular. Ama yinede biz kazandık. Zaman bitti. Baygem’e gittik. Minibüs geldi, bizi Pusula’ya götürdü. Emir, Ben, Abdulsamed oyun oynadık. En sonunda eve gittik ve bugünde böylece bitti. GÖRÜŞÜRÜZ. |
||
| 5 Temmuz 2012 Perşembe | Zülal Beyza Demir | |
|
Merhaba ben Pusula Çocuk Kulübü’nden Zülal. Bugün Kur’an-ı Kerim dersinde hepimiz çok çabuk ilerledik. Sonra Baygem’e gittik. Orada sınıfımıza çıktık. Biraz bekledikten sonra yukarıya yemeğe çıktık. Yemek yedikten sonra aşağı indik. Çantalarımızı aldık., kütüphaneye geçtik. Bugün okumada Hülya Hoca yoktu. Onun yerine Zeynep Hoca vardı. Bir resim verip öyküsünü bize yazdırdı. Yani biz yazdık. Kendi öykümüzü çıkartmış olduk. Küçük yazar da olmuştuk artık. Servis geldi. Voleybola gidiyorduk. Yanımızda voleybol hocaları da vardı. Mobil i.Ö.O geldik. Orada voleybol sahasına gittik. Üstümüze eşofmanlarımızı giymek için kabine girdik. Üstümüzü değiştirdik ve sahaya girdik. Voleybol oynadık çok eğlenceli geçti. Yine otobüse binerek Baygem’e gittik. Babam beni aldı ve eve gittik. SON |
||
| 6 Temmuz 2012 Cuma | Erdem HANAY | |
| Sevgili Pusula yaz tatilimin ilk birinci ayını yeni arkadaşlarımla ve hocalarımla geçiriyorum. Bundan çok mutlu oldum. Son bir haftamız kaldı biraz üzgünüm. Bugün çok eğlenceli birgün geçirdim. İlk defa teleferiğe bindim çok mutlu oldum. Kabristanları ziyaret ettik. Sonra maç oynadık ve Cuma namazımızı da kıldık. Hocalarımızla ve arkadaşlarımızla eğlenceli birgün geçirdim. | ||
| 9 Temmuz 2012 Pazartesi | Yunus Emre Dündar | |
| Sevgili Pusula;
Pusulaya geldiğimde selam verdim, sonra sınıfa geçtim. Deste Kur’an okuduk. Sonra baygem’e gittik. Kafeteryada yemeğimizi yedikten sonra okuma dersi geldi. Öğretmenimiz kitabı okumaya başladı. Sonra masa tenisi dersi geldi. Masa tenisinde ilk önce Yusuf ile maç yaptık; ben kazandım. Sonra Herekeli’yle (Fatih ile) yaptık ben yenildim. Sonra Kerim Samet ile oynadık; ben yendim. Fatih 1. Ben 2. Kerim 3. Yusuf 4. oldu. Eve gitme saatimiz geldi biraz bekledik sonra eve doğru yola çıktık.
|
||
Namaz, Allah inancıyla ilgili bir ibadettir. Çocuğa niçin namaz kıldığımızı anlatmadan önce Allah’ı anlatmamız gerekir. Allah’ın varlığını anlatırken çocuğun zihinsel gelişimini hesaba katmamız gerekir. Çocuk yedi yaşına kadar somut (görsel) düşüncenin etkisinde olduğu için soyut kavramları anlayamaz. Allah inancı soyut kavramlar içerdiğinden, biz ne kadar anlatmaya çalışsak da çocuk Allah’ı güçlü bir insana veya masal kahramanına benzetmekten kurtulamaz. Çocuğa Allah’ı anlatırken onun anlayacağı basit bir dil ve somut kavramlar kullanmalıyız. (Allah’ı Merak Ediyorum, Özkan Öze; Çocuğun Manevi Eğitimi, Ali Çankırılı)
Çocukta Allah inancı oluşmasında bilinçaltının etkisi çok büyüktür. Embriyo üzerinde yapılan son araştırmalar, ana rahmindeki embriyonun 8. haftadan itibaren dış dünyadan gelen sesleri işittiğini, sinirler yoluyla annenin psikolojik durumunu algıladığını gösteriyor. Anne adayı, namaz kılan, Kur’an okuyan, dua eden, ilahi dinleyen inançlı bir bayan ise; ana rahmindeki embriyonun bilinçaltı hafızası annenin hareketlerini ve duyduğu sesleri kaydediyor. Doğduktan sonra kulağına okunan ezan, dualar ve verilen isim de bilinçaltı hafızaya kaydediliyor. Bilinçaltındaki bu kayıtlar çocuk için ruhsal ve dinî bir altyapı oluşturuyor. Anne-babayı ve aile büyüklerini Kur’an okurken, namaz kılarken ve dua ederken gördüğünde duydukları ve gördükleri tanıdık geliyor. Bu çocukları namaza alıştırmak daha kolay oluyor.
Çocuklarımızı eğitirken her konuda olduğu gibi namaza alıştırma konusunda da yumuşak huylu ve kolaylaştırıcı olalım. Resul-ü Ekrem Efendimiz (a.s.m.) de öyle dua ediyor: “Ya Rabbi, kim ümmetimin bir işini üzerine alır da onlara nezaketli ve yumuşak davranırsa sen de ona yumuşaklıkla ve merhametle muamele et.” (Müslim, İmare, 19)