MAVİ MARMARA VE FURKAN DOĞAN’I KONUŞTUK
10 Mayıs Cumartesi günü Derneğimizde “Mavi Marmara ve Furkan Doğan” adlı seminer verildi..
Genç Pusula öğrencilerine yönelik yapılan aylık genel kültür dersinde bu ay Mavi Marmara olayı ve Furkan Doğan ile birlikte diğer şehitlerimizden bahsedildi. İHH İnsani Yardım Vakfından gelen Mavi Marmara yolcuları ve şahitleri olan Recep Göker ve Sadrettin Ağabeyimiz bize Mavi Marmara gemisinde yaşananları anlattı.
Recep Ağabeyimiz ve Sadrettin Ağabeyimiz seminere başlarken ilk önce gençlerimize İsrail-Filistin ve Türkiye ilişkilerine dair yakın tarih bilgisi verdikten sonra 31 Mayıs günü yaşanılan olayı bir kez daha yaşayarak gözyaşlarıyla anlattılar ve konuşmalarına şöyle devam ettiler; Gazze’ye yardım için giden ve içerisinde sadece10.000 ton ihtiyaç malzemeleri, hastanede kullanılan teknik cihazlar ve çocuklara verilecek oyuncaklardan başka bir şey bulunmadığını ve buna rağmen etraflarının Zodyak botlarla ve İsrail askerleri ve denizaltılarla çevrildiğini ve helikopterlerden inen İsrail askerleri ve botlarda ki komandolar gemiye duman ve el bombaları atarak içeri girmeye çalıştılar. Biz ele geçirdiğimiz İsrail komandaların elinden silahları ele geçirip onları etkisiz hale getirdik hatta onlara ilk yardım bile yaptık ama diğer komandolar gerçek mermi ve silahlarla üstelik silahsız sivillere saldırdılar. Gemide ki yolcuların bir kısmını şehit olurken bir kısmı yaralandıklarını ve hiçbir yerde kullanılmayan mermilerle ateş edildiğini, bunun sonucunda İbrahim Bilgen ağabeynin “şakak, göğüs ve sırtından olmak üzere dört yerinden vurulduğunu” ve 19 yaşında ki Furkan Doğan’ın ise yüzüne, kafasının arkasına ve sırtına birer ve bacaklarına da iki kurşun sıkıldığını söylediler. Çetin Topçuoğlu, Cevdet Kılıçlar gibi insani yardım vazifesi için bulunan bir çok kişiyi şehit ettiklerini gözyaşlarıyla anlatırken şu detayı da belirttiler; Bizim ellerimizde kendimizi korumak için bir iki sopanın haricinde hiçbir şey olmadığı halde korkularından en üst teknoloji ile yapılmış silahlar ile saldırıldığını, dile getirdiler.
Bundan sonra bu olayın bir tarihi olay olduğunu ve bundan sonra tarih Mavi Marmara’dan önce ve Mavi Marmara’dan sonra diye anılacağını, Mavi Marmarayı bu kadar özel kılan ise bir çok ülkeden insanların bir araya gelip içinde bulunduğu ve Filistinli kardeşlerimiz ve tüm dünyadaki zulüm altında olan mazlum kardeşlerimiz için bir umut olduğunu belirttiler.Seminerin sonunda derneğimize hediye ettikleri kitaplardan o güne dair yazılar paylaştılar ve Furkan Doğan’ın annesine yazdığı mektup okunduğunda ise duygusal anlar yaşandı.
Daha sonra sorulan sorularla seminerimiz son bulurken, Mavi Marmara şehitlerini bir kez daha anarken Rabbim şehitlerimizin şehadetini mübarek eylesin ve onları kanı ile birlikte en gür sadanın İslam olması ve Filistinde ve diğer müslüman ülkelerinde bu zalimlerin zulmünün son bulması ve kurtuluş gününün en yakın zamanda olmasını Rabbimizden niyaz ederiz.
Mavi Marmara adaletin ta kendisidir. Mavi Marmara özgürlüktür. Mavi Marmara umuttur, Filistin’dir, Suriye’dir, Gazze’dir, Mısırdır, Doğu Türkistan’dır, Patanidir.
Verdikleri Seminerden dolayı Recep Göker Ağabeyimiz ve Sadrettin Ağabeyimize teşekkürlerimizi iletiriz.